Bir resim ve hikayesi |
|
8.2.1986... Resmin altındaki tarih bu... MSB, Isparta
İnşaat Emlak Müdürlüğü'nde mühendis asteğmen olarak bir gece nöbetinde,
odamda oturuyorum... Ve Cumhuriyet Gazetesi'nin Tv sayfasında, bir film
tanıtımında küçük bir Necla Nazır portresi... Filmin adı da,
yanılmıyorsam "...Ve Recep, Ve Zehra Ve Ayşe..." idi. Elimdeki kurşun
kalemle sırf karalama olsun diye önümdeki kağıda çizmeye başlıyorum.
Çizim bitince atmaya kıyamadım. Yukarıdaki resim, işte o resim... Lise yıllarımda
ilçemiz okulları arasında yapılan bir resim yarışmasında birinci
olmuştum. Arkadaşlarım ve bazı öğretmenlerim benim Güzel Sanatlar’a
gideceğimi sanıyordu... O yarışmada ikinci olan sınıf arkadaşım resim
öğretmeni olmuştu (Seçkin MISIRLI, şimdi nerede acaba?)... Resim yapmak
güzeldi ama mekanik ve elektronik sistemlere de ilgim fazlaydı... Ayrıca
çocukluktan itibaren "...benim oğlum mühendis olacak..." şartlandırması
da var... Derken! geldik bu güne... Lise yıllarında guaj boya ile
yaptığım resimlerim, "sergi açacağız" diye öğretmenim tarafından elimden
alındı ve geri dönmedi. Kaybolmuş(!)... Sergi de açılmadı... Resim
yapmak içimin kuytu bir köşesinde hep bir heves olarak kaldı. Sonraki
yıllarda onun yerini kısmen fotoğraf aldıysa da resim yapma isteği hala
aynı canlılıkla duruyor... "Peki niye yapmıyorsun?" derseniz...
Yapacağım... Bir gün mutlaka... Hep bu umutlar yaşatmıyor mu bizleri...
Mustafa EYRİBOYUN 23 Mart 2001, Zonguldak.
|
|